top of page

BABALAR VE OĞULLAR- İvan Sergeyeviç Turgenyev


ree

Yayın Yılı: 1862

Akım: Realizm

Sayfa Sayısı: 252

Çeviren: Ergin Altay

Tür: Rus Edebiyatı Romanı


19.yüzyılda yazılan bu eser Rus Edebiyatının en önemli eserlerinden biri. Rus Edebiyatını Dostoyevski ile tanıyan biri olarak Turgenyev'in tarzı bana biraz farklı geldi. Aynı dönemlerde yaşamış bu iki yazarın farklı olması geldikleri sınıflardan kaynaklı, Dostoyevski fakir bir aileden geliyorken Turgenyev soylu bir aileden geliyor. Dönemi daha iyi analiz edebilmek için her iki yazarı okumuş olmak önemli.

Kitap her dönemin sorunu olan kuşak çatışmasını ele alıyor, hani derler ya 'ah bu gençlik nereye gidiyor' diye, o gençlik her dönem bir önceki nesilden farklı yerlere gitti. Nikolay Petroviç Kirsanov ve Pavel Petroviç Kirsanov bir çiftlik evinde yaşayan aristokrat aileden gelme iki kardeştir. Nikolay gençliğinde geçirdiği bir sakatlık neticesinde askerliğe gidemeyip Petersburg'da üniversite okudu. General bir babanın memur oğlu olarak hayatını devam ettirdi. Ağabeyi Pavel ise asker oldu. 1859'da 40'ı geçkin yaşlarda olan bu iki kardeşten sadece Nikolay evlendi, o da karısını 1847'de kaybetti fakat çok sevdiği Arkadiy adında bir oğlu var.

Kitap Nikolay'ın uzaklardan gelecek olan oğlu Arkadiy'i kapıda bekleyişiyle başlıyor. Arkadiy 1855'de Petersburg'da üniversiteye başlamıştı, 1859'da ise arkadaşı Yelgeniy Vasilyev Bazarov ile babasının çiftlik evine adımını atıyor. Bazorov, Arkadiy'in yakın arkadaşı, o dönemin gençliğini yansıtan bir doktor adayı, bir nihilist, dini, sanatı ve duygusallığı reddeden ancak ve ancak bilime önem veren bir genç. Bu yüzden Pavel Petroviç ile sürekli tartışmaları oluyor. Pavel aristokrat oluşunu bir gurur olarak taşırken, Bazarov aristokratları aşağılıyor, Pavel'in bir köylük yerde şık giyimini gülünç buluyor. Pavel ise Bazorov'un nihilist olmasını aşağılıyor, önceden Hegelciler vardı şimdi de Nihilistler türedi, hiçbir şeye saygıları yok diyor.

Nikolay ise kendi oğluna duyduğu sevgiden dolayı asla Bazorov'la tartışmaya girmiyor. Hatta Arkadiy'i anlamaya çalışıyor. Bazarov, Puşkin okuduğu için Nikolay'a geri kafalı dediğinde Nikolay bundan etkileniyor ve okuduğu kitapları sorguluyor. Hatta oğlunun ona verdiği Büchner'in "Stoff und Kraft" kitabını, Türkçesi "Madde ve Kuvvet" olan, oldukça bilimsellik içeren bir kitabı okumaya çalışıyor. Bazarov'un yaptığı çalışmaları gözlemliyor, kendini geliştirmek için çabalıyor. Yani Pavel asla kendinden, düşüncesinden ödün vermezken Nikolay tam tersi bir tavırla gençliği anlayıp onları gözlemliyor. Aslında Pavel ile Nikolay Rus insanının iki farklı yüzü. Nikolay, kendi neslinin zamanının bittiğini ve gelecek neslin ipleri eline aldığının farkında.

1848'de Avrupa'da gerçekleşen devrimler haliyle Rus gençlerini de etkisi altına aldı. Özellikle Bazarov gibi soylu ya da aristokrat sınıfında yer almayan, babası köy doktoru olan bir gencin, onca çaba sarf edip değerinin maalesef sınıfsal farklardan dolayı anlaşılmaması oldukça üzücü. Bu yüzden Bazarov'un tepkileri Arkadiy'in tepkileri kadar uysal değil, oldukça kibirli davranıyor, yaşadığı toplum düzenini haliyle sorguluyor. Geleceğin temsilcisi olarak da akılcı, devrimci, materyalist yetişmiş bir genç.

Pavel'in hayatına baktığımızda geçmişte yaşadığı bir aşk hikayesi karşımıza çıkıyor. Oldukça yakışıklı bir gençken hiç olmayacak bir aşka tutulması, onu hayatı boyunca bekarlığa mahkum ediyor. Pavel'in bir çiftlik evinde bile, kendine karşı olan saygısından dolayı şık giyinmesi dikkate değer bir mevzu. Aristokrasi sınıfından biri her daim şık olmalı. Görüyoruz ki o dönemde sınıf farklılıklarından kaynaklı yorucu kalıplar mevcut. Pavel eski Rus insanını oldukça güzel yansıtan bir karakter, ahlaki değerleri önemsiyor, gururlu, gelenekçi, geçmişe bağlı ve aristokrasinin vermiş olduğu katı kurallarla hareket ediyor.

Diğer bir karakter ise Fenişka, henüz 20 yaşında ve Nikolay'dan bir oğlu var. Fenişka'nın annesi Arina Savişna, Nikolay'ın evine kahya olarak geliyor ve bir süre sonra da koleradan vefat ediyor. Genç ve güzel olan Fenişka ise Nikolay'ın dikkatini çekiyor, sonuçta onunla evlilik dışı ilişki kuruyor. Bu durumdan Nikolay utansa da, oğlu Arkadiy de abisi Pavel de bu ilişkiye garip bakmıyor. Fenişka, Pavel ile Bazarov'un düello etmesine neden oluyor. Rus denince akla üç şey gelir; kumar, alkol ve kadınlar için yapılan ölümüne düello. İyi de neden Fenişka için bu iki karakter düello ediyor? Kitabı daha okumamış olanlar için bunu gizli tutmayı tercih ediyorum.

Anna Sergeyevna Odintsova, genç, güzel ve dul bir kadındır. Babası servetini kumarda kaybettikten sonra çocuklarına sadece bir çiftlik evi bırakır. Odintsova, kız kardeşi Katerina ile (henüz 12 yaşındadır) birlikte çiftlik evine yerleşir. Teyzesi Avdotya Stepanova X'e de yanlarına gelmesi için haber verir. Odintsova, kız kardeşi Katarina(Katya)'nın eğitimi ile yakından ilgilenir. Bu sırada 46 yaşında, tombul, vesveseli, asık suratlı bir adamla evlenir, kocası 6 yıl sonra ölür. Kocasının tüm serveti Odintsova'ya kalır. Bu karakterin hikayedeki rolü, Arkadiy ve Bazarov ile tanışmalarından sonra önem kazanıyor. Kadın genç adamları oldukça etkiliyor ama Bazarov'u bir başka etkiliyor. Öyle ki aşka, romantikliğe hayatında yer vermeyen Bazarov'un, Odintsova karşısında yelkenleri suya düşüyor. Arkadiy de zaten Odintsova'dan ümidini kesip kardeşi Katya'ya evlenme teklifi ediyor. Genç yaşına rağmen kendini kontrol edebilen, oldukça akıllı, özgürlüğüne düşkün, güzel ve olgun olan Odintsova, bize soylu bir kadının asaletini gösteriyor. Fenişka ne kadar güçsüz, kandırılmaya müsait, kırılgan bir yapıdaysa Odintsova da tam tersi bir karakterde. İki güzel Rus kadınının sınıfsal farklılıklar nedeniyle göstermiş olduğu tamamıyla farklı tepkilerini görürüz.

Bazarov'un tatlı, sevgi dolu ailesine gelelim. Babası Vasiliy İvonoviç, mitolojiyle ilgilenen, eskiden kumarbaz olan, aynı zamanda oğlunu aşırı seven bir köy doktoru. Annesi Arina Vlasyevna ise tam eski bir soylu Rus hanımefendisi; yazarın deyişiyle iki yüz yıl önce Moskova'da yaşamalıydı aslında... Dinine bağlı, duygusal, fala, büyüye inanan, bazı hurafelerin dışına çıkamayan, eskiden gayet zayıfken evlendikten sonra şişmanlamış tatlı bir kadın. Oğlunun üzerine çok düşüyor, onu taparcasına seviyor. Bazarov'un ailesine karşı tavrı ise biraz soğuk, onların yakınlığı onu boğuyor, daha çok yalnız çalışmayı, gözlem yapmayı seviyor. Kitabın sonunda en çok üzüldüğüm Bazarov'un anne babasıydı.

Kitapta geçen birçok karakter var fakat anlatılmak isteneni bu ana karakterler üzerinden gözlemleyebiliriz. İlk olarak Pavel-Bazarov atışması bize o dönemin Rusya'sında ki kuşak çatışmasını ve Rusya'nın kimlik arayışını yansıtır.

Bazarov ile Odintsova arasındaki ilişki duyguların nasıl aklı geride bıraktığını, Bazarov'un aşk karşısında kendi kurduğu rasyonel dünyasının nasıl da çatladığını görürüz. Bazarov, Odintsova'ya karşı hissettikleriyle beraber kendi ideolojisine ihanet eder. Odintsova tarafından bakıldığında ise belirsizliğin onu ne derece korkuttuğunu, hayatındaki istikrar ve düzenden taviz vermek istemediğini, kontrolsüz davranmaktan geri durduğuna şahit oluruz. Bu ilişki bize akıl- duygu çatışmasını temsil eder.

Bazarov'un ailesi Rusya'nın geleneksel ve sıcak yüzünü ifade eder.

Arkadiy ile Bazarov arasındaki ilişki öncelikle hayranlıkla başlar, Arkadiy Bazarov'un zekasına, fikirlerine, özgüvenine hayrandır. İlk başta böyle bir ilişkileri varken zaman ilerledikçe Bazarov'un aşırı devrimci yanı ılımlı Arkadiy'i rahatsız eder. Zaten Bazarov'un Odintsova karşısındaki tutumuyla beraber, Arkadiy'le arasındaki ilişki zedelenmeye başlar. Bu da bize hayranlık beslediğimiz kişilere karşı duygularımızın bir gün tuzla buz olabileceğini gösterir.

Nikolay ile Fenişka arasındaki ilişki ise aristokrat sınıfından birinin oldukça basit, sıradan birine karşı duyduğu sevgi sayesinde, nasıl da sınırlarını yok edebileceğini ifade eder. Nikolay toplumun baskısı nedeniyle ilişkisini gizli yaşasa da daha sonra bu yargıların yıkılabileceğini görür. Yani eski kuşak ahlak değerlerinin artık dönemin yeni Rusya'sından yavaş yavaş silindiğini görürüz.

Matvey İlyiç karakteri, kitapta adının çok az geçtiği bir karakterdir, Rusya'nın bürokratik yüzünün temsilcisidir. Bu karakteri Turgenyev özellikle batı hayranı, kariyer düşkünü devlet adamlarını hicvetmek için kullanmıştır. Karakterinde gösteriş, statü merakı ve yüzeysel modernlik ön plandadır.

Bana bu kitap özellikle son zamanda okuduğum anlamsız kitaplardan sonra oldukça keyif verdi. Önemli bir eser, mutlaka okumanızı tavsiye ederim.


Keyifli Okumalar...

AKLINDAKİ FİKİRLERİ BENİMLE PAYLAŞ

GÖNDERİN İÇİN TEŞEKKÜRLER

© 2023 by Turning Heads. Proudly created with Wix.com

bottom of page